Gidişe 12 gün kaldı. 5 Eylül 2007'de 19:25 Emirates uçağıyla "economy class"da uçacağım ve tahminen 4 saat sonrasında da Dubai'ye inmiş olacağım. Orada beni şirketin şoförü karşılayacak. Adamın telefon numarasını aldım fakat Dubai'nin telefon kodunu henüz kaydetmediğim için nasıl arayacağımı bilmiyorum. Hava alanlarındaki elinde üzerinde isim yazılı karton tutan adamlardan biri olacak muhtemelen. O kartonlardan birine günün birinde benim de adımın yazılacağını hiç düşünmemiştim. Yapılacaklara not: Dubai'nin telefon kodunu öğren!
Bu kadar az zaman kalmışken ve her geçen gün de kalan zaman azalırken, bir evi, bir sokağı, bir şehri, bir ülkeyi terk edip hiç bilmediğim bir ülkenin, hiç bilmediğim bir şehrinin, hiç bilmediğim bir sokağındaki hiç bilmediğim bir eve taşınmanın yükünü gitgide daha ağır hissediyorum. Ailemi, arkadaşlarımı ve hepsinden önemlisi Güliz'i burada bırakıp gitmek çok zor olacak. Neyse ki Güliz de benden birkaç ay sonra gelecek ama ayrı kalmak çok zor olacak, eminim.
Sadece kulaktan dolma bilgilerle gidiyorum oraya. Mesela, tüm dünyadaki inşaat vinçlerinin %30'u şu an Dubai'deymiş; Dubai'nin nüfusu şu an 4 sene önceki nüfusun iki katıymış ve nüfusun %80'ini yabancılar oluşturuyormuş; Birleşik Arap Emirliklerinin telekom şirketi olan Etisalat, Skype ve benzeri VOIP servislerini yaygınlaşmaya başladıkları ilk günlerden itibaren yasaklamış, sebebi de, Etisalat'ın gelirlerinin %60'ını yabancıların ülkeleriyle yaptıkları uluslararası görüşmelerden elde etmesiymiş; kurşunsuz benzinin litresi takriben 1 YTL'ye satılıyormuş; 5-6 yaşında Land Rover marka 4 x 4 aracı 10.000 doların altında bir rakama satın almak mümkünmüş; etin kilosu 6 YTL civarındaymış, diğer gıda ve temizlik ürünlerinin fiyatları Türkiye'dekilerle hemen hemen aynıymış; mutlaka ve mutlaka Lübnan mutfağını denemeliymişim, bir kere denersem zaten bir daha vazgeçemezmişim; şu an dünyanın en yüksek binası olacak olan gökdeleni (Burj El Alem - Dünyanın Kulesi) Dubai'de inşa ediliyormuş; meşhur palmiye adalarını inşa eden Nakheel isimli inşaat firması aynı zamanda dünya haritası şeklindeki "The World" projesini de hayata geçiren firmaymış; dünyanın ilk yedi yıldızlı oteli olan Burj El Arab'da (Arapların Kulesi) bir bardak çayın fiyatı 75 dolarmış; Dubai'de KDV, gelir vergisi, trafik vergisi gibi, modern dünyanın alışık olduğu vergiler yokmuş; daha çok vasıfsız iş gücü gerektiren iş kollarında ucuza çalıştırılan Hintlilere ve Filipinlilere birkaç metreden fazla yaklaşırsam ırkçı olabilirmişim; alışveriş merkezlerinden birinde bir kayak merkezi varmış; Mayıs ve Ekim arasında hiç yağmur yağmazmış ve sıcaklık güneşin altında 65-70 dereceye kadar çıkarmış, kışın ise en düşük sıcaklık 10 derece olurmuş...
Bakalım, bunların ne kadarı doğru, daha bunların üzerine neler öğreneceğim...
23 Ağustos 2007 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder